müzik - hâl / Ali Akcan

 

- ’'Yollara İnat’’ geçtiğimiz aylarda yayınlanan ilk albümünüz. Ama albümden önce dünden bugüne yol almamız gerekirse öğreniyoruz ki siz de müzikle çocuk yaşlarda tanışıyorsunuz. O ilk buluşma nasıl oluyor peki, nasıl bir bağlılığa dönüşüyor sonrasında?

- Benim müzikle tanışmam Sivas aşıklık geleneğini sürdüren ozanların yılda birkaç kez Mersin’deki evimize konuk olmalarıyla başladı, ilk kez 7-8 yaşlarında keman ve bağlama sesini duydum. Müziğe ilgim o zamanlardan başladı, daha sonrasında bir süre Aşık Ayhani’den bağlama dersleri aldım, nota öğrendim. Üniversite yıllarında çeşitli müzik tarzlarını tanıdım, gitar çalmaya başladım, son 5 yıldır da aranjörlük yapıyorum; kısacası şimdi hayatım sadece “müzik” .

- Daha sonra Hacettepe Üniversitesi Türk Halkbilimi bölümünden mezun oldunuz. Bu süreçten sonra da İstanbul’da aktif olarak müziğin içinde yer almaya devam ettiniz. Nostalgia Band ismi altında 70’ler, 80’ler, 90’lar ve müzikleri ile çeşitli mekanlarda sahneniz devam ediyor. Bu yolculuk peki nasıl bir proje olarak başladı, nasıl bir heyecan içinde o günden bugüne devam ediyor?

- Üniversite bittikten sonra 2007’de İstanbul’a yerleştim ve sahne çalışmalarım hız kazandı, bir çok müzisyen arkadaşımla programlar yapmaya eskilerden çalıp söylemeye başladık; artık ilgim popüler olandan ziyade çokta bilinmeyen eski şarkılara yöneldi, ve bu sırada Caner Polat, Levent Canen ve Erdi Arslan’la tanıştım, beraber çalmaya başladık, kafamda bir proje olarak özellikle 70’li-80’li yılların nostaljik şarkılarını bir grup adı altında yapma fikri gelişti. Onlar da Nostalgia Band fikrine sıcak baktılar ve böylelikle grubumuzla sahne çalışmalarına belirli bir konseptle çıkmaya başladık.

- Bu esnada solo bir albüm yaptınız ve Fono Müzik etiketi ile dinleyicisine ulaştı. Albümde 12 yepyeni şarkı dinliyoruz. Nasıl bir hazırlık sürecinden geçti bu çalışma, kimlerin özellikle emeği geçti bu albüme, yayınlandıktan bugüne nasıl tepkiler geldi dinleyiciden?

- Aslında “Yollara İnat” kronolojik olarak üniversite yıllarında başladı ve 2007’de bitti ve basılmaya hazır hale geldi, fakat müzik sektörünün çok zor geçirdiği günlerde bir çok müzik firması ya kapanmıştı ya da yeni bir ismin yeni bir albümünü piyasaya sürecek maddi ve manevi gücü yoktu. İlk anlaştığım firmanın uzunca bir süre bekleyip albümü çıkarmaması, benim de askere gidip gelişimle, albüm uzun bir süre beklemek durumunda kaldı. Kısacası albüm süreci ciddi anlamda sancılı geçti, ama mutlu son 2011 Haziran’ında gerçekleşti, albüm Fono Müzik tarafından piyasaya çıkarıldı. Sözü ve müziği bana ait olan “Vakit Dolmadan” isimli şarkım internet ortamında en çok tıklanan şarkılar arasındaki yerini aldı. Dinleyicilerimizden bana ve Fono Müzik’e gelen tepkiler ciddi anlamda çok güzel, ikinci albüm fikrime güç veriyor. 

 

 

- Albümün açılış şarkısı ‘’Vakit Dolmadan’’ gerçekten de başarılı bir çalışma, sahnede de yorumluyor musunuz bu albümden şarkıları? Bu arada sizin için sahne, sahnede olmak, dinleyici ile bu buluşmalar nasıl bir keyif, nasıl tanımlayabilirsiniz oradaki tadı?

- Evet sıklıkla sahne çalışmalarımda albümden şarkılar da söylüyorum, özellikle “Vakit Dolmadan ve Yollara İnat” en çok istenilen şarkılarım. Sahnede olmak tabii ki benim için vazgeçilmez bir keyif, kendimi ifade edebildiğim tek alan diyebilirim. Aynı zamanda sahne de olmak demek büyük de bir sorumluluk demek, insanları sadece eğlendirip göndermek demek değil, duruşunuzla, repertuarınızla, müzikalitenizle bir duruş sergilemek demek, bu duruşunuzla istikrarlı bir şekilde ilerlemek demek.

- Nostalgia Band olarak bir albüm hazırlığı var mı peki? Dünden bugüne şarkıları o kadar çok ki hayatın ama biraz zor olacak belki fakat merak ediyorum, her birinden tek bir tane seçmenizi istesek 70’lerden, 80’lerden, 90’lardan en unutamadığınız şarkılar hangisi adınıza?

- “Ali Akcan ve Nostalgia Band” adı altında bir repertuar oluşturmaya başladık, ikinci albümde hem eskilerden hem de yeni bestelerimizden koymayı planlıyoruz. Unutamadığım şarkılardan ziyade söylemekten zevk aldığım şarkılardan bazıları; Ersan Erdura - Acılar Sürekli Olmaz, Grup Gündoğarken - Sen Benim Şarkılarımsın, Tanju Okan - Kadınım vb.

- Yine buradan yola çıkarak hayatınızın müzisyenlerini de öğrenebiliriz belki, dünden bugüne çok özel bir sevgi ile dinlediğiniz isimler kimler? Bir gün için özellikle çalışmayı istediğiniz - düşündüğünüz bir müzisyen var mı acaba?

- Tek tek isim saymaktan ziyade müziğimize emek vermiş bütün isimleri dinliyorum, bütün büyük ustalardan feyz almaya çalışıyorum. Şimdilerde Mersin’de ve Sinop’ta yapılacak nükleer santrallere karşı bir şarkı hazırlığındayım ve bu şarkıda da yaşayan bütün büyük isimlerle çalışmak istiyorum.

 

 

- Siz ve ekibiniz Ramazan ayı içinde bir konser vermek üzere Sultanahmet Meydanı’nda yerinizi aldınız derken önce repertuara müdahale edildi, sonra konser iptal edildi. Siz bunun detaylarını sayfalarınızda paylaştınız, sosyal medya içinde de ses buldu kendine, dinleyicileriniz de mesajları ile sizleri yalnız bırakmadı. Her geçen gün işi daha mı zorlaşıyor bu ülkede müzisyenlerin; yarınlara bir müzisyen olarak nasıl bir hassasiyet içinde yaklaşıyorsunuz? Yarınlardan bir müzisyen olarak neler bekliyorsunuz?

- Hayatımızın her alanına yapılan sansür ve manevi baskı güç geçtikçe artıyor, Televizyonlar, haberciler, kitaplar, karikatür dergileri, sanatçılar, müzisyenler de bunlardan nasibini alıyor, 3-5 kişinin bile bir arada sokaklarda çay içmesi yasaklanıyor, masalar sandalyeler kaldırılıyor, sokak müzisyenlerine hakaretler ediliyor, sevgililerin el ele tutuşup otobüse binmesi kavga sebebi olabiliyor, Ajda Pekkan şarkıları bile bir konseri iptal edebiliyorsa ciddi bir sıkıntı var demektir bu ülkede, sosyal hayat bu kadar gergin bir hale sokulurken, az buçuk okumuş insanlar ve biz duyarlı müzisyenler buna tepki göstermeliyiz ve sokaklarda olmalıyız. Çünkü özgür, çağdaş ve laik bir toplum olarak barış içinde yaşamayı hak eden bir millete sahibiz.

- Albüm ve sahne bir yana siz aynı zamanda birçok reklam, belgesel ve film müziği de yaptınız ve yapmaya devam ediyorsunuz. Müziğin bu cephesinde, sizin dünyanızda bu çizginin yeri nasıl?

- Bir defa görüntüye müzik yapmak çok keyifli bir iş, aranjörlüğe başlamamla beraber iş dünyasından bir çok kuruma reklam ve tanıtım filmi müzikleri hazırladım. Kendi çalışmalarım dışında bu türden işlere de zaman ayırmaya çalışıyorum. Yaptığım çalışmaları takip etmek isteyenler www.aliakcan.com.tr ve www.facebook.com/aliakcan.com.tr adreslerini ziyaret edebilirler.

- Ve dört bir yanınız müzik ama haricinde nasıl bir dünyanın içindesiniz, son olarak bunları öğrenelim. Günlük hayatın başka hangi renkleri, hangi tatları üzerinizde, hayatınızın diğer  keyifli, diğer lezzetli tebessümleri nelerdir?

- Aslında küçük bir dünyam var ve fırsat buldukça arkadaşlarımla zaman geçirmeye gayret ediyorum. Müzik dışında çok da fazla bir zamanım olmuyor maalesef.

- Daha nice albümde, daha nice şarkıda görüşelim istiyorum. Çok teşekkürler bu keyifli söyleşi için, çok sevgiler.

- Ben de teşekkür ediyorum ve başarılar diliyorum. Dinleyicilerime de bana olan desteklerinden dolayı müteşekkirim.

 


Ali Akcan - Vakit Dolmadan


Ali Akcan & Nostalgia Band

 

Söyleşi : Kadri Karahan / Eylül 2011