müzik - hâl / Hüseyin Turan

 

- Öncelikle siz, işletme eğitimizi yarıda bırakıp konservatuar eğitimine başlayarak bu işe merhaba dediniz ... Müzikle ve tabii ki türkülerle ilk tanışıklığınızla birlikte, o günlerinizden bize biraz bahsedebilir misiniz ? ...

- Çocukluğumdan beri türkülerle iç içeyim. Ortaokul yıllarında kendi kendime bağlama çalmayı öğrendim. Lise yıllarında halkoyunlarıyla birlikte yavaş yavaş yaşam biçimine dönüşmeye başladı türküler. Muhasebe bölümü okuduğum yıllarda düğün orkestrası kurdum. 3yıl buna devam ettikten sonra konservatuar yılları başladı.

- Ve daha sonra okul hayatı devam ederken bir grup arkadaşınızla birlikte Laçin doğdu? ... Bu birliktelik nereye kadar devam etti ve neden daha sonra Hüseyin Turan türkülerini tek başına söylemek istedi ? ...

- Konservatuar okurken izmirdeki çeşitli gruplarla çalıçmalar yaptım. Daha sonra laçin grubunun oluşmasını sağladım. Bu birliktelik 6 yıl sürdü,grup solisti olmadığım fikri ve son iki yıldaki müzikal tatminsizlik gruptan ayrılmam gerektiğini hissettirdi.

- Çok kişinin belki bilmediği bir başka yönünüz daha var sizin ... Siz Halkoyunlarına da büyük ilgi duydunuz ve bu anlamda haklı başarılar elde ettiniz ? Hala bu yönde çalışmaların içinde misiniz ? ...

- Halkoyunlarıyla artık faal olarak ilgilenemiyorum. Ancak bu alandaki çalışmaları takip etmeye çalışıyorum

- Solo olarak devam ettiğiniz müzik hayatınızda şu ana kadar dört albüm yaptınız . İki yıl aradan sonra en son sizi Hoş geldin isimli albümünüzle dinleme şansına ulaştık ... Bu albüm için nasıl bir repertuar çalışması içine girdiniz ve kimlerle çalıştınız ? ...

- Son albümde yine Ömer Avcı ve Cihan Sezer'le çalıştım.

- Peki şu an çalışmalarınız ne durumda ? ... Bildiğim kadar ile önümüzdeki günlerde yeni konserler olacak ... Konserleriniz için gittiğiniz yerlerde o yörelerin türkülerini seslendiriyor musunuz örneğin ?... Ben cevabını biliyorum ama nasıl geçiyor bir konser maratonunuz ? ...

- Gittiğim yörelerin türkülerini söylemeye özen gösteriyorum. Tabii ki benim yorumuma uygun olanları seçiyorum.

- Türküler günden güne kendisine daha çok dinleyici buluyor ? ... Bu görüşe katılıyor musunuz ve elbette ki ne güzel dediğimiz bu yanı siz en çok hangi sebebe bağlıyorsunuz ? ...

- Bence gerçek türküler hak ettiği değeri az insan tarafından görüyor. Diğer taraftan türkü adı altında çıkan birçok çalışma bu anlamda bir kaos içinde olunduğunu gösteriyor. Gerçek türküler yine kurtarıcı olacak galiba.

- Ayrıca son günlerde türkülerimiz yeni düzenlemeler şeklinde sık sık karşımıza çıkıyor ... Siz gelinen bu halden memnun musunuz ? ... Siz türkülerin günümüz soundları ile yorumlanmasını nasıl karşılıyorsunuz ?...

- Türküler günümüzün soundunda yorumlanıyor. Bu anlamda güzel çalışmalar var ancak bir çoğu bilinçsizce ve özentili bir şekilde yapılıyor. Göreceli olmasına rağmen hoş duygular hissettiriyorsa neden olmasın.

- Mesela bir çok kişi sizden Ah le yar türküsünü dinlemekten büyük keyif alıyor . Adıma en çok Eylen Yolcum, Hastane önünde incir ağacı, Merdo isimli türkülerimizi yorumunuzdan seviyorum ... Siz en çok hangi yörenin ya da hangi üstatların türkülerini severek söylüyorsunuz ? Böyle bir ayırım içine girmeniz mümkün oluyor mu ya da ? ...

- Türküleri yorumlarken ayrım yapmıyorum. ama Neşet Ertaş ve Mahsuni türküleri benim için farklı bir yere sahip.

- Ya kimleri severek dinliyorsunuz ? Tarzınızın dışında takip ettiğiniz müzik türleri var mı ? ...

- Son dönemlerde Grup Mecaz'ı dinliyorum. Ayrıca dinlemekten keyif aldığım; Erol Parlak, Sabahat Akkiraz, Cengiz Özkan ve Nida Ateş var. Tarzımın dışında blues seviyorum.

- Bir web siteniz var ve duyurular ile anketler ile olsun böyle bir ortamda sizi sevenler ile buluşuyorsunuz ? ... İlerleyen günlerde buradan kendilerini çeşitli başka sürprizler bekleyebilir mi ? ...

- İleriki zamanlarda web sitemde yenilikler olacak.

- Müzikle uğraşan genç arkadaşlarımıza bu yolda başarılı olabilmeleri adına nasıl tavsiyelerde bulunabilirsiniz ? ... Sizce çok çalışmaktan öte başka alternatifler olabilir mi ? ...

- Müzik çalışarak ve emek vererek geliştirilebilen bir olgu tabiki ama işin duygu kısmı açıklanabilir bir şey değil. Duygu yaşadıklarımızla paralel gelişen bir şey olduğu için ne kadar iyi ifade edebiliyorsak o kadar çok yansıtabiliyoruz ki bunun okulu hayatın kendisi. Gençler çalışmaktan öte ne bulurlarsa okumalılar.

- Ve son olarak şunu sormak istiyorum ... Şiirlerle aranız nasıl ? Şiir yazar mısınız ?

- Şiirle aram iyidir. Hasbelkader bir şeyler yazmaya çalışırım ama şiir olduğu konusunda iddialı değilim. Şu an ezberimde olmadığı için size yazamıyorum.

- Sizi tanımaktan büyük keyif duydum ... Bu söyleşiyi bizimle gerçekleştirdiğiniz için size kendim ve site dostlarım adına teşekkür eder başarılarınızın her zaman için devam etmesini dilerim ...

- Dostlukla ...

Söyleşi : Kadri Karahan / Ağustos 2004