müzik - hâl / Kadir Demirel

Biyografinizi okuduğumuzda genç yaşta bir birincilik kazandığınızı görüyoruz. 1991 yılının Tübitak matematik şampiyonusunuz. Ayrıca çeşitli okullarda yine eğitiminiz, müzik adına aldığınız dersleriniz var. İlk albümünüze gelene kadar ki siz yolculuğunuzu bize özetleyebilir misiniz?

- Sevgili dostum; sizinde bildiğiniz gibi, yıllarca süren gerek eğitim ve akademik anlamda gerekse sanat ve müzik alanında yıllarca öğrenme çabası içinde oldum. Dünyayı anlama ve öğrenme çabası benim için çok büyük bir aşk oldu. Bugünde aynı duygularla öğrenme çabamı devam ettirmeye çalışıyorum.  

Ve ilk albüm ‘'Yaralı Bulut'' ve ardından albümünüzü yayınladığınız şirket Prestij Müzik'in birçok sanatçı gibi sizi de etkileyen kötü kederi. Bu sizin ilk albümünüzdü ve nasıl hazırlanmıştınız bu albüme, neler bekliyordunuz ve neler kazandırdı ötesinde size. Çok zor günler geçirdiğinizi basında takip etmiştik, bu yaşananlar sonrasında sizden neler aldı?

- En başta ben rahmetli Hilmi Topaloğlu'nu sevgiyle yad ediyorum. herşeye rağmen müzik adına önemli bir insandı. Prestij Müziğin varlığının bitirilmesi müzik sektörü adına da bir kayıptır. Boğaziçi üniversitesine büyük bir başarıyla girmiştim. Makine son sınıfa geldiğimde başka bir hayatın yolcusu olduğumu ve müziğin içine daha bir hızla kaydığımı hissediyordum. Bu sıralarda gerek abim değerli müzik adamı Hasan Hüseyin Demirel,gerekse arkadaşı Hilmi abi albüm projesi için beni ikna ettiler. Çok iyi başlayan ve 1998 yılının en başarılı çalışmalarından olan ‘'Yaralı Bulut'' 1998 ekiminde piyasa çok başarılı bir giriş yaptı. Fakat Prestij Müziğin yanlış yatırımları ve özellikle Mustafa Sandal‘a ödenen büyük para ki bildiğim kadarı ile 2.5milyon dolardı ve bu albümün satmaması 1999 yılına geldiğimizde Prestij Müziği batışa giden yolun başına getirdi. Ondan sonraki süreci biliyorsunuz zaten. Herkes için acılarla dolu yıllar başladı ve ben kendi adıma bunu en zor koşullarda yaşadım. Çok şeyler çaldı o yıllar benden ama bugün burada huzurlarınızda olmak mutluluğunun tadını çıkarmaya çalışıyorum. Yani hayata döndüm ve buradayım.  

- Nihayetinde bu mecburi sessizlik geçtiğimiz Ağustos ayında ‘'Neylersin'' isimli ikinci albümünüzle bitti. Albüm aslında uzun zamandır hazırdı ve çıkması için vaktini bekliyordu. Bu albümünüzden biraz konuşabilir miyiz sizinle? Bir önceki albümle değerlendirmenizi isteyebilir miyiz ve bu yeniden buluşmanın dinleyicide nasıl karşılandığını sorabilir miyiz?

- ‘'Neylersin'' ikinci albümüm ve bu ilk albüm ‘'Yaralı Bulut''un devamı niteliğinde. Biz bu çalışmayı 1999 da hazırlamıştık,yayıma hazırdı. Şunu belirmek isterim ki; 7 yıldan sonra bile bu çalışmanın değerinden bir şey kaybetmediğini görüyorum. Tabi ki; bu çıkmalıydı. Bundan sonraki müzikal sürece ilişkin ise yeni albüm projelerimle devam edeceğim. İnsanlarımızın gösterdiği ilgi her geçen gün artıyor. Bu çok büyük mutluluk.  

- ‘'Neylersin''de özellikle dikkatimizi çeken şarkılarınızdan biri ‘'Babam''. Bu şarkının siz de özel bir anısı ya da hikayesi var mı?

- İkinci klipimizi bu şarkımıza çektik, bu ay içinde yayına vereceğiz. Hikayesi orada anlatıldı.

- Geçtiğimiz günlerde yazdığım bir yazı üzerine, ABD'den bir okurdan aldığım ileti sizin ilk albümünüzde yer alan ‘'Eminönü'' şarkısına dairdi ve bu şarkıya ulaşmak istiyordu kendileri. Bu şarkı gerçekten bir başka sevildi ve kabullenildi. Sizi bizlerle buluşturan bu şarkıya dair biraz konuşalım mı? Örneğin bu şarkıya bir şans daha vermek gibi bir düşünceniz olabilir mi ilerleyen albümlerde?

Bu konuda bizde çok yoğun bir taleple karşı karşıyayız, en kısa zamanda ‘'Yaralı Bulut''u tekrar yayınlayacağız.

Bu geçen zamanda birçok söz ve beste eminiz ki birikmiştir. Bir üçüncü albümü sizden en yakın ne zaman dinleyebiliriz. Yine siz bugüne kadar siz birçok değerli isimle de çalışma şansına eriştiniz. Edip Akbayram'dan Yavuz Bingöl'e başarılı sanatçılar bestelerinizi yorumladılar. Özellikle müzikte bir gün adına kiminle çalışmak istersiniz, böyle bir hayaliniz var mı? Siz kimleri severek dinlersiniz? Ya günümüz müzik piyasası hakkındaki düşünceleriniz?

- Üç önemli projemiz var. Onları hayata geçireceğiz sırasıyla. Bir gün Fazıl Say ile müzik yapmayı düşlüyorum. O piyanosu ben bağlamamla türkü çığırmak. Belki bir gün olur, ne dersiniz?

- Anadolu rock'dan bahsedelim istiyorum birazda. Siz geleneksel halk müziğini bağlamanızla bu tarzda icra ediyorsunuz? Anadolu rock düne göre bugün nerede? Günümüzde birçok alternatif isim ve grup bu tarzı amatörce olsun ustaca olsun deniyor ve denemeye devam ediyor? Dinleyicinin bu tarza ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Siz müzikte yarınlar adına ne gibi düşünceler taşıyorsunuz?

- Bu geçen en büyük üzüntüsü ürettiklerimi sunamamak oldu. ‘'Yaralı Bulut''albümü müzikal olarak ve misyon olarak çok olumlu bir çalışmaydı. Çok iyi önderlik etti ama ardını getiremedik malum sebeplerden. Bugün folk veya rock müzik misyon olarak da söylem ve müzikalite olarak da arabesk bir yola sokuldu. Vokal sesler çok kötü, böğürme hakim hale geldi, yönünü kaybetmiş, ne için söylemesinin anlamını unutmuş bir halde. Çok üzgünüm durum bu ama bunu değiştireceğiz.

Müziğin haricinde sanatın diğer dallarına yakınlığınız ne? Örneğin şiir ile, şiir yazar mısınız?

- Özellikle sıkı sinema takipçisiyim. Şarkı sözlerimi şiir tadında dokumaya çabalıyorum.

- Ve son olarak hemen hemen tüm konuklarımdan istediğim müzikle ilgilenen amatör gençlere verebilecekleri mesajlar, tavsiyeler. Siz neler söylemek istersiniz kendilerine?

- Üç anahtar; sonuna kadar disiplinli çalışma ve eğitim, sabır ve asaletle aydın titizliği ve iyimserlik.  

Bu keyifli söyleşi için çok teşekkür ederim size ve bundan sonraki çalışmalarınızda da bu başarınızın devam etmesini dilerim.

Teşekkür ederim.

 

Kadir Demirel Web Sitesi

Söyleşi : Kadri Karahan Ocak 2006