Ten Makamı
burada bir yerde iniyoruz artık ve bilmem farkında mısın çok fena
inciniyoruz kalp yanında
neyse
susulan her şeyin altında bir susuzluk uyur yalnızlığı ile bir masalı
kırıtır kimi zaman bir sazı özleriz bu boşluğumuzla
ya da bir makam hoşluğu tenden çalar - çalar her enstrüman gitar
hadi onu bana getir peki onu bana getirir mi
sallana sallana salınıyoruz ay bir deli ısrara bağlıyoruz karalarımızı
bir merhem bastırıyoruz da yaralarımızı aldana aldana alıştırıyoruz
o tembel vücudumuzu azlara
sonra orada artık hangi gün masum hangi hatıra yekpare dalıyoruz
düşe kalmışlığımızla
bir İstanbul bir senin şehrin bir senin şehrin bir İstanbul canımız biz
içimiz pis kaçıncı his bir türlü tutturamıyoruz yarını
ve içinden cımbızla çekiyoruz bir efkar saklanacakları da seviyoruz
o hüzün sevmeleri bunu yine de başka şeye değişmiyoruz hayatım
bir daha neyse
bir daha içilen meyse bir daha sarhoş olunamayan ne dimdik sırıtıp
bildik durulan ne - iyi geceler herkese günaydın kendime - bir de sır
geçilmeyen ise
sürekli sürekli telaş süreli süresiz koşu
tüm herkes uykusunda bir melek midir
bir şehvet hâli kaybolma mı bu mu izlemelerin tadı bu mu kekremsi
bir daha sonra orada artık hangi çocuk adam elleri buz kesiyor hani
şefkat tir tir titriyor bu yolda sen kestiğinde acımıyor bileklerim hadi
bunu bir daha yap
ilk bir sondur da…
o ışık söndür her rüzgara adımı ver beni en başında olduğu gibi yer
tüm hepsini ser ser ser - anıların -
uzat kollarını at at at at
uzat kollarını
burada bir yerde iniyoruz artık
ve bilmem farkında mısın sevgili her şeye daha yeni başlıyoruz…
2008 - İstanbul
|